SÜNEN EBU DAVUD

Bablar    Konular    Numaralar  

ET’İME BAHSİ

<< 3768 >>

NUMARALI HADİS-İ ŞERİF:

 

حَدَّثَنَا مُؤَمَّلُ بْنُ الْفَضْلِ الْحَرَّانِيُّ حَدَّثَنَا عِيسَى يَعْنِي ابْنَ يُونُسَ حَدَّثَنَا جَابِرُ بْنُ صُبْحٍ حَدَّثَنَا الْمُثَنَّى بْنُ عَبْدِ الرَّحْمَنِ الْخُزَاعِيُّ عَنْ عَمِّهِ أُمَيَّةَ بْنِ مَخْشِيٍّ وَكَانَ مَنْ أَصْحَابِ رَسُولِ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ قَالَ كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ جَالِسًا وَرَجُلٌ يَأْكُلُ فَلَمْ يُسَمِّ حَتَّى لَمْ يَبْقَ مِنْ طَعَامِهِ إِلَّا لُقْمَةٌ فَلَمَّا رَفَعَهَا إِلَى فِيهِ قَالَ بِسْمِ اللَّهِ أَوَّلَهُ وَآخِرَهُ فَضَحِكَ النَّبِيُّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ ثُمَّ قَالَ مَا زَالَ الشَّيْطَانُ يَأْكُلُ مَعَهُ فَلَمَّا ذَكَرَ اسْمَ اللَّهِ عَزَّ وَجَلَّ اسْتَقَاءَ مَا فِي بَطْنِهِ

 

قَالَ أَبُو دَاوُد جَابِرُ بْنُ صُبْحٍ جَدُّ سُلَيْمَانَ بْنَ حَرْبٍ مِنْ قِبَلِ أُمِّهِ

 

Rasûlullah (s.a.v.)'in sahâbîlerinden Ümeyye b. Mahşî (r.a)'den şöyle rivayet olunmuştur:

 

Rasûlullah (s.a.v.) oturuyordu. Bir adam da (orada) yemek yiyordu. (Adam yemek yerken) Besmele çekmedi. Yemekten sadece bir lokma kalmıştı. (Adam) o lokmayı ağzına kaldırdığı sırada, 'Bismillâhi evvelehü ve âhirehu' dedi. Bunun üze­rine Nebi (s.a.v.) gülmeye başladı. Sonra:

 

"Şeytan bu adamla beraber yemeye devam ediyordu. (Adam) Aziz ve Celîl olan Allah'ın ismini anınca (şeytan yediği yemekten) karnında ne varsa (hepsini) kustu' buyurdu.

 

Ebû Dâvûd dedi ki: (Bu hadisin râvilerinden olan) Câbir b. Subh, Süleyman b. Harb'in anne cihetinden dedesidir.

 

 

İzah:

Nesâî, Amelü'I-Yevmi ve'l-Leyleti, s, 262, hadis no; 282.

 

Bu hadis-i şerifler; bir kimsenin yemeğe başlarken Besmele çekmesi gerektiğini belirtmektedir. Eğer yemeğe başlarken unutmuş da biraz sonra bunun farkına varmışsa o anda, "Bismillâhi evvele­hü ve âhirehü: (Bu yemeğin) başına da sonuna da bismillah" demesi gerek­tiği, eğer başında Besmele çekmediği gibi ortasında veya sonunda da Besme­le çekmeyecek olursa o yemeği onunla birlikte şeytanın da yiyeceği ifade edil­mektedir.

 

Haleften ve seleften hadis ulemasının cumhuruna göre; şeytanın da in­sanlar gibi iki eli ve iki ayağı vardır. Onların da erkekleri ve dişileri vardır. İnsanlar gibi yer ve içerler. Ancak şeytan yemeği sol eliyle yer. Binaenaleyh hadis-i şerifte söz konusu edilen, şeytanın yemek yemesinden maksat hakiki manada yemek yemesidir. Yediği yemeği kusmasından maksat da hakiki kusmasıdır.

 

Bazıları, "Şeytanın yemek yemesinden maksat yemeğin bereketini al­ması, kusmasından maksatsa aldığı bereketi geri bırakmasıdır" demişlerse de, Şevkânî'nin Neylü'l-Evtâr'da açıkladığı gibi, bu kelimeleri hakiki ma­nasından çıkarıp mecazî manaya hamletmeyi gerektiren hiçbir sebeb ve ka­rine mevcut değildir.

 

Biz yemeğe başlarken Besmele çekmenin hükmünü 3765 numaralı ha­disin şerhinde açıkladığımızdan burada tekrara lüzum görmüyoruz.